Blogger tarafından desteklenmektedir.

Bir Akademisyen İki Kitap


Bugün ülkemizin en köklü üniversite tiyatro kulüplerinden birisi On Dokuz Mayıs Üniversitesi Tiyatro Topluluğu (OMÜTİT) 35. Yılına giriyor. Kulübün kuruluşunun akabinde aramıza katıldı Metin AKYÜZ. Kendisini, ayaklı kütüphane diye bilir, severdik. Kulübe: Oyuncu, yönetim kurulu üyesi ve kulüp başkanı olarak önemli hizmetleri de dokunmuş akademisyenliğe başladığı süreçte ise, Bolu İzzet Baysal Üniversitesi’nde “Yaratıcı Drama Topluluğunu” kurmuş, başarılı bir liderlik göstermiştir. Metin AKYÜZ, tiyatro alanındaki yetkinliğine Prof. Dr. İnci SAN’dan yaratıcı drama alanında; kıymetli hocam Prof. Dr. Sedat SEVER’den de çocuk edebiyatı, çocuk tiyatrosu alanında yeni donanımlar ekleyecekti.

Metin AKYÜZ, yukarıda saydığımız özelliklerin dışında ismi ile müsemma “metin bilim” doçentidir. Bu yazımızda onun son dönemde çıkan iki kitabının eleştirisi konu edinilecektir. Tiyatro alanında emek veren akademisyenler iki kısma ayrılır: Sahne tozu yutanlar ile bu tozu yutmamış kuramcılar, teorisyenler. Metin bilim alanında çalışmaları olan ve tiyatro üzerine yazıları olan akademisyenlerin çoğunluğu ise, tiyatro sanatına (tiyatro edebiyatı diyelim), bir hayli uzak kalmışlardır. Hal böyle olunca AKYÜZ’ün eserleri: Tiyatro, çocuk tiyatrosu, yaratıcı drama, metin bilim alanlarının bir araya geldiği ve bu disiplinlere hakim bir akademisyenin kaleminden çıkan yazılar olarak değerlendirilmesi doğru olur kanaatindeyim.

“Bir Okuma Biçimi Olarak Tiyatro”, “Okul Tiyatrosu” bu iki yeni kitabın ortak özelliklerinden söze başlamak istiyorum. İkisinde de muazzam bir kaynakçayla karşılaşıyorsunuz. Konu alanı incelemesinde bulunacak araştırmacılar için biçilmiş kaftan. Bu kaynakça, AKYÜZ’ün bu işi ne kadar iyi bildiğini ve ne kadar derinlemesine, titizlikle eserlerini vücuda getirdiğini gösteriyor.

“Okul Tiyatrosu” kitabında: İlkokul, ortaokul ve lise düzeyinde öğretmenlere oyun tavsiyeleri verilmiş. Özellikle ilköğretimde tiyatronun bilimsel ve pedagojik alt yapısının çok önemli olduğu bilinir. İşte burada eser seçimi öne çıkar. AKYÜZ, bu konuda öğretmenlere yol gösterici olmuş. Oyuncu seçimi formundan, broşüre; dekordan, kostüme bir oyunda neye ihtiyacınız olacaksa düşünülmüş. Hatta, öğretmenlerin karşılaşacağı olası sorunlara da çözüm bulunmuş. Kitabın son bölümü de uygulamalar ile zenginleştirilmiş. Kitabın sonunda şöyle bir ifadesi vardır AKYÜZ’ün: “Bu kitap şimdilik burada biter.” demek ki devamı gelecek. Kitapla ilgili tek eleştirim şu olabilir: Daha kapsamlı olması, örneklerin çoğaltılması, oyun yazma (yaratıcı yazma), çocuklarda oyunculuk üzerine, heyecan, amatör sahneleyiş vb. unsurların ele alınması ve sahne teknolojisi ile oyun sahnesi oluşturma, çoklu sahne modellemelerinin kitapta yer bulmasıdır. Üç unsur amatör tiyatroda başattır: Eser, oyunculuk ve sahne.

AKYÜZ’ün ikinci kitabı “Bir Okuma Biçimi Olarak Tiyatro – Türler Arası İlişkiler” Bu kitapta, tiyatronun metin alt yapısı ele alınmaktadır. Bilindiği üzere tiyatro, klasik İtalyan sahneyle birlikte edebiyatı da içine aldı. Tiyatro eseri okunmak için değil, sahnelenmek içindir. Tiyatro anlatmaktan ziyade bir gösterme, oynama sanatıdır. Klasik tiyatroyla birlikte anlatma da işin içine girmiş, tiyatro edebiyatı doğmuştur. Vahşi Tiyatro’dan, Boş Alan’a, performans art’tan, groteske tiyatro teorisyenleri metinselliği ikinci planda değerlendirir olmuşlardır. Buna rağmen günümüz tiyatrosu, her türlü biçemden faydalanmakta tiyatro edebiyatını da konu edinmektedir. Tiyatro edebiyatı, bir metin inceleme alanıdır. Tiyatronun diğer unsurları ise, gösterge bilimin odağı halindedir. AKYÜZ’ün bu kitabı hem tiyatro edebiyatı hem de gösterge bilim, metin dil bilim konularına ışık tutması açısından da ülkemizde başvuru kaynaklarından birisi olmaya namzettir.  Tiyatro metni hangi unsurlardan oluşur, metinlerarasılık nedir, edebiyatın tiyatroya etkisi nelerdir? Gibi birçok soruya yanıt bulacaksınız.

Sevgili dostum, hocam Doç. Dr. Metin AKYÜZ’e üretkenliği ve titiz çalışması nedeniyle bir OMÜTİT’li olarak şükranlarımı sunuyorum. OMÜTİT’in bir karşılama repliği ile virgülü koyalım. “Hey hey tiyatro”

 

 



 

Hiç yorum yok