Biri Hijyen Dedi
Geçen hafta sonu evimizin
yakınındaki büfeye gazete almaya gittim. Benden önceki müşteri, bozuk parasını
büfeciye uzatarak birkaç bir şey aldı. Ardından sıra bana geldi ve gazetemin
ücretini ödeyecekken, mis gibi kokan Ankara simitlerini gördüm. Malum, herkes
tarafından sevilir… Büfeciye, adet simit de alacağım, dedim. Bunun üzerine,
daha önce paraya elemiş olan büfeci, elini kese kağıdının içine güzelce sokarak
kese kağıdını açtı ve bana uzattı. Şimdi bu olmadı, dedim. Belirlediğim simiti
elimle aldım (çünkü simite de elleyecekti). Büfeci, şaşkın bir ifadeyle,
nedenini sordu? Kendisine, biraz evvel paraya ellediniz, ardından o elinizle
kese kağıdını açtınız. Bu simiti çocuğuma alıyorum. Siz alır mıydınız, deyince.
Büfeci bir anda savunma durumuna geçti ve benim kadar kimse hijyene dikkat
etmez. Ben simitlere kimseyi eletmediğim gibi, hijyene de dikkat ederim,
deyiverdi. Ben de, söyleminizle eyleminiz bir bütünlük taşımıyor. En iyisi siz
başka bir poşet verin, dedim. Bunun üzerine, daha da celallenen büfeci, güzelce
elini tükürükleyerek naylon poşeti açtı ve bana uzattı. Halen ne yaptığının
farkında değildi. Kendisine, şimdi de poşeti tükürüklediniz, deyince. Hepten
kendinden geçti. Simiti alarak oradan ayrıldım.
İnsan sormadan edemiyor; büfeler
ve bakkallar halen neden bu konuda eğitimden geçirilmiyor? Zincir marketlerde
bu konunun önemli derecede hallolduğunu biliyoruz. Peki belediyeler, sınırları
içerisinde faaliyet gösterecek büfe ve bakkallara/veya marketlere hijyen
eğitimi neden vermezler? Bu konuda niçin bir yaptırım bulunmaz? Dikkat ediyorum,
birçok küçük gıda işletmesi: simit fırınları, unlu mamüller satıcıları,
börekçiler, tatlıcılar, kuruyemişçiler vd. halen, parayla temas eden elleriyle
ürün poşetlemekte ve hatta her poşeti bir güzel yalamaktadırlar.
Yalamaya son demenin zamanı
çoktan geldi de geçiyor. Hijyen kurallarına dikkat ettiğini savunan büfeciye
sözümüz şudur. İyi ki hijyene dikkat ediyorsun. Bir de etmesen (!)
Yorum Yap